Yapay Zekâ Sosyal Duygusal Zekâ Mücadelesi

Geçmişte sadece bilim kurgu filmlerinde rastladığımız teknolojik gelişmeler, yavaş yavaş gerçek hayata uygulanıp uyarlanmaya başladı.

Endüstri 4.0 kavramının da popüler olduğu günümüzde yapay zekaların çalışma oranı ve çıkardığı icatlar da arttı.

Gelecekte birçok meslekleri yapay zekâ ürünü olan robotların gerçekleştireceği iddia edilmektedir. Bu meslekler içinde tıp, sosyal bilim alanındaki psikolog, avukat ve öğretmenlik alanlarının olabileceği iddia edilmektedir.

Dünyada yapay zekâ üzerinde çalışan etkili isimlerden University College London Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rose Luckin yapay zekânın insanları korkuttuğunu, insanların mesleklerine dair endişelerinin arttığını belirtti. Öyle ki yapay zekâ pozitif bilimler dışında artık sosyal bilimlerde de faaliyetlerine başladı. IBM tarafından geliştirilen dünyanın ilk yapay zekâlı robot avukatı Ross bazı avukatlık ofisinde firmalarda kullanılmaya başlandı.

Yapay zekâ avukatı, sorulan sorular için tüm kanunları okuyor ve süreci hızlandırmak için belirtilen kanun ve içtihatlardan aldığı cevapların hepsini tarayıp yorum yapıyor. Bunun dışında günün her saatinde davayı etkileyebilecek yeni mahkeme kararlarını bildirebilmek için içtihatları izliyor. Avukatların binlerce sayfalık dokümanları taramasına gerek kalmadan, gerekli verileri süzerek içtihatlarla ilişkilendirip hukuki süreci hızlandırıyor. Güzel olan ise şirketin robot avukat Ross‘ u duruşmalarda kullanmayacaklarını olması. Bir nevi hukuk alanına özgün arama motoru görevi görecek.

University College London Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rose Luckin, yapay zekânın meslekler üzerindeki etkisine ve zamanla mesleklerin insanların elinden alınacağına dair korkulara cevaplarken, insanların yapay zekâya karşı ellerindeki en önemli kozunun sosyal zekâya sahip olmaları olduğunu vurguladı.

Peki, belli bir zamandan sonra bunlar tehlikeli olacak mı?

Yapay zekâ bizim duygularımıza ve sosyal zekâmıza sahip değil. Bunun içinde yapay zekâyı okullarda ve eğitimde kullanmak önemli. Yapay zekâyı öğretmeni destekleyen bir sistem olarak görmeliyiz.

Prof. Dr. Rose Luckin, yapay zekânın eğitim sistemlerinde kullanılması konusunda yapay zekayla birebir çalışmış öğrencilere göre öğretmenle birebir çalışan öğrencilerin öğrenme oranlarının ve verimliliklerinin daha yüksek olduğunu açıkladı. Öğretmenlik sadece öğretmek olarak nitelenseydi bu düşünülebilirdi ancak biz öğretmenlerimizin duyarlı ve duygularıyla çocuklara erişebildiği, çocuğun ruhuna dokunabildiğini düşünüyoruz.

Unutmayınız ki; öğretmen şefkat ile yaklaştığı her çocuğu kazanır. Eğitimde dünya üzerindeki gelişmeler tabi ki iyi analiz edilip takip edilecektir ve bunlardan faydalanılacaktır. Ancak insanı yetiştirirken, duygusuz nesle giden yoldan dönülmesi şarttır.

Kalın Sağlıcakla

Sait ÖZDEMİR

Uzman Psikolojik Danışman&Eğitimci Yazar