Kelam’a dalıp selamı unutmak..

Toplumun içinde yalnızlığı yaşıyor insan, öyle ki, bazen aynı apartmanda yaşayan insanlar arasında onlarca yıl beraberce yaşayıp da birbirine selam dahi vermeyen insanlara şahit oluyoruz.

Selam; esenlik, emniyet, güven ve huzur anlamına gelen sosyal hayatının önemli bir dinamiğidir.

Her şeyden önce, selam vermek karşıdaki insana saygı duymaktır, değer vermektir.

Bir selam ile tanışırız, arkadaşlarımızla, en yakın dostlarımızla ve sevdiğimiz onca güzel insanla.

Bir selamla tekrar görüşürüz özlem duyduklarımızla. Bir süreliğine ayrılırken deriz ki: Selamet ile kalın…

Girdiğimiz topluluklara selam veririz ve aslında demiş oluruz ki: “Hey millet! Ben geldim ve benden size hiçbir zarar gelmez.” Aynı şekilde cevap verir onlarda.

Tamamen yabancı bir mekânda, tamamen yabancı bir kişiyle aranızda ki bağın adıdır selam.

Hiç tanımadığın birisine, kendinden bir şey vermektir aslında. Onunla bir şeyler paylaşmaktır.

Selam insana değerli olduğunu hatırlatmaktır. Kalabalığın içinde yalnız olmadığını bildirmektir, yanında olduğunu fark ettirmektir.

Çıkarımım odur ki, güven vermek ve güvende olmak için selam vermeyi unutmamak gerekir.

Selam, gönül pınarlarını muhabbet havuzlarına akıtan en güzel kelimedir.

Selam, gönüllere huzur veren ve mümini cennete ulaştıran bir haslettir.

Selam, duanın en bereketlisi, niyazın en güzelidir. Hz Peygamber (SAV) şöyle buyuruyor:

“Ey insanlar! Aranızda selamı yayınız. Yemek yediriniz. Akrabalarını ziyaret ediniz. İnsanlar uykuda iken namaz kılınız; selametle cennete dirersiniz.”

Selâm verelim içi rahmet dolu olsun

Kelâm edelim bütün kötülükler son bulsun

Selam ve sevgiyle kalın,

Sait ÖZDEMİR

Eğitimci&Yazar-Uzman Psikolojik Danışman