Sedat Yılmaz

Sedat Yılmaz

Aralık enflasyonu yeni yol haritası!

Aralık enflasyonu yeni yol haritası!

Aralık enflasyonu yeni yol haritası!

Yılın son enflasyon oranları bugün belli oluyor. 2020 yılsonu enflasyon hedefi ise yüzde 8,5. 2019 Aralık rakamları; büyüme, üretim, ücretlendirme, istihdamda belirleyici ve 2020 yılı için yol haritası niteliğinde olacak.

Ancak henüz daralmanın genişlemeye dönmediği, sıkı para politikalarının devam ettiği daha doğrusu stabil durumdaki ekonomide yüksek haneli bir enflasyon beklemiyoruz.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), tam bir yıl önce 2018 Aralık ayında tüketici fiyatları endeksinin (TÜFE) yüzde 0,40, yurt içi üretici fiyatları endeksinin de (Yİ-ÜFE) yüzde 2,22 düştüğünü, yıllık enflasyonun TÜFE'de yüzde 20,30 ve ÜFE'de yüzde 33,64 olduğunu açıklamıştı.

Mart 2018’deki yüzde 10,23'lük TÜFE'den itibaren yükselen ve Ekim’de yüzde 25,24 ile tepe noktasına ulaşan enflasyon yılı yüzde 20,30 ile kapatmıştı. Gıda enflasyonu yüzde 25,11, çekirdek enflasyon yüzde 19,53 olmuştu.

Aralık ayı enflasyonları özellikle hükümetleri ilgilendiren konu… Zira söz konusu rakamların açıklanmasından sonra çalışan memur ve emeklileriyle SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin yeni yıl maaşları belli oluyor.

Geçen yıl Ocak 2019’da 2018 Aralık ayı enflasyon oranları belli olduktan sonra SSK ve Bağ-kur emeklilerinin maaşlarına yüzde 10,19 oranında zam yapılmıştı.

Bakalım bu yıl nasıl bir zam oranı ortaya çıkacak?

***

Enflasyonun yüksek seyrettiği aylarda gıda fiyatlarının yüzde 25 seviyelerinden aşağı gelmediğini biliyoruz. Öncelikle buraya dikkat çekeyim!

2019 yılı Ocak ayında 0,05’lik bir artışla yıllık enflasyon yüzde 20,35’e çıktıktan sonra baz etkisiyle Ekim ayında yüzde 8,55’e inen ve hemen ardından Kasım ayında yüzde 10,56’ya çıkan enflasyon 2019 yılını muhtemelen yüzde 11-12 aralığında tamamlayacak.

Şimdi merak edilen 2020 yılında enflasyonun nasıl seyredeceği ve faizlerin nasıl hareket edeceği konusu. Baz etkisinin yükselişe döndüğü, imalat sanayinde girdi maliyetlerinde sınırlı da olsa 4 aydır fiyat artışlarının yaşandığı ekonomide bundan böyle tek haneli rakamları görüp buralarda istikrar sağlamak kolay olacak mı, birlikte göreceğiz.

Fiyat artışlarının yanında piyasa da canlanmanın arefesinde… Mobilya’da KDV yüzde 8’e, yumurtada yüzde 1’e düşürüldü. Ekonominin yüzde 5’lik büyüme hedefini yakalaması için öncü sektörlerde KDV, ÖTV gibi vergi oranlarında düşüşler yapılacağı öngörülüyor.

Açıkçası halkın fedakârlığı enflasyonun seyrinde büyük rol oynayacak.

***

Tabii ki geçen yıl ilk çeyrekte revizeli yüzde 2,3, ikinci çeyrekte yüzde 1,6 daralan ekonomi üçüncü çeyrekte yüzde 0,9 büyüdü. Tahminimiz dördüncü çeyrek daha müspet gelecek ve yılı yüzde 1’in belki biraz üzerinde kapatacağız. Bu yılda büyüme hedefi yüzde 5.

Elbette 2019 ile bu yılı bir tutamayız. Bir kere iki yıl arasındaki talep davranışları farklı olacak. Merkez Bankası da söz konusu talebe göre enflasyon hedefini tutturabilmenin yollarını arayacak.

Özellikle gıda fiyatları öncülüğünde 2018 yılı ikinci çeyreğinden itibaren yükselen enflasyon, yüzde 5’lik büyümenin hedeflendiği 2020’de vergi artışlarıyla birlikte enflasyonu sürükleyecek ev eşyası, ulaştırma, çeşitli mal ve hizmetler, konut ve gıda sektörlerindeki fiyat artışlarına nasıl bir çözüm bulunacak, hep merak edilen hususlar!..

***

Malûmunuz bizde enflasyonu asıl etkileyen faizler ve dövizdeki seyir. Enflasyonu görmeden faiz indirimleri yapılamayacağına göre döviz, enflasyonu normal seviyelerde tutmada önemli bir endikatör. Dövizi müspet ve menfi etkileyecek hususları artık az çok öğrendik. Türkiye’nin risk primi CDS’ler burada başrol oyuncu. Beraberinde ise jeopolitik riskler geliyor.

Türk Lirası’nın istikrarı açısından yurt içinde döviz varlıklarımızı yüksek tutabilirsek yani ihracat ağırlıklı bir dış ticaret politikası izlersek tabii ki cari açık endişesi azalacak, bu da kuru aşağı yönlü baskılayacak. Bu yıl hedeflenen cari açık pozisyonu ise mevcut şartlara uygun ve ürkütmeyecek bir fotoğraf veriyor, onu hemen hatırlatayım. Yani gelecek dönem için istikrarlı ve dengeli bir kurun haberini vermek bugünden mümkün. Ama riskleri iyi kontrol etmek şartıyla!..

“Bütçenin enflasyona etkisi olur mu?” diye soranlar olabilir… Daralma süreci tabii ki bütçe açığını yükseltiyor. Bu da vergiler dolayısıyla enflasyonu tetikliyor. Geçen yıl hakikaten bütçe açığında büyük rakamlara ulaştık. Şayet bütçe açığı, uluslar arası standart olan gayrisafi milli hasılanın yüzde 3’ünden yukarı çıkmadığı sürece fazla problem olmaz.

Bakalım, Aralık enflasyonu bize ne mesajlar verecek?

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sedat Yılmaz Arşivi