Sait Özdemir
İncinsende İncitme
İncinsende İncitme
İncitmenin yalnızca sözünü edenlerle, onu yani incitmeden yaşayanlar arasında ne fark vardır? diye sordular bir bilgeye.
Bu kirlenmiş dünyayı yaşanılır kılan nedir bilir misin?
'İncinsen de incitme.' diyen Hacı Bektaş Veli.
İncitmemek, nispeten kolaydır. Ama incinmemek elde değildir. Zîrâ o, bir gönül işidir.
Malum olduğu üzere incinmek, gönlün kırılmasıdır. Her ne kadar darbe alıp kırılmamış ve yaralanmamış yerlerimize“incinmiş” dense de asıl manasıyla incinmek manevî acı duymaktır.
Hazret-i Peygamber (sav), Tâif’te taşlanıp hakaret gördüğünde melekler:
“Ey Allah’ın Rasûlü! Dilersen şu iki dağı birbirine çarpıp buranın zalim halkını helâk edelim.” demişlerdi.
Ancak, âlemlere rahmet olarak gönderilmiş olan o yüce Peygamber, meleklerin bu teklifini kabul etmediği gibi şefkat ve merhamet duyguları içerisinde mübarek yüzünü Taif’e doğru çevirdi ve ahalisinin hidayet bulmaları için dua eyledi.
Bir Peygamber âşığı olan Hallaç-ı Mansur da taşlanırken:“Allah’ım! Bunlar bilmiyorlar, benden evvel onları affet!” diye dua etmiştir.
Ebu’l-Kasım el-Hâkim’e, kalbi selimin sıfatlarını sorduklarında şunları söylemiştir:
Kalb-i selimin üç vasfı vardır: Birincisi incitmeyen bir kalp, İkincisi incinmeyen bir kalp,
Üçüncüsü de iyiliği Allah’ın rızası için yapıp karşılığını beklemeyen bir kalp..
Alvarlı Efe hazretlerini de: Âşık der inci den den, İncinme incitenden, Kemâlde noksan imiş, İncinen incitenden
Şair de söyle devam eder:
Cihan bağında ey âşık budur maksudu ins ü cin;
Ne kimse senden incinsin ne sen bir kimseden incin!
Değerli hocam Bestami Yazgan’ın da gülü incitme şiirinden bir alıntı yaparak yazımı noktalayayım:
Dokunur gayretine, Karışma Hikmetine, Sahibi hürmetine, Kulu incitme gönül.
Şimdi düşünme ve tefekkür zamanı.
Kalın sağlıcakla
Sait ÖZDEMİR
Uzman Psikolojik Danışman

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.